Kafada Yağ Kisti Nedir, Nasıl Oluşur, Nasıl Tedavi Edilir? telefon numarası, müşteri hizmetleri ve adres bilgilerine hızlı ulaşmak isterseniz aşağıdaki makalemizi okumanızı tavsiye ederiz.
Yağ kistleri, içleri sıvı ile dolu ve zarla kaplı keseciklerdir. Zar içerisindeki sıvı yoğun kıvamda olup, yağlı bir yapıya ve kötü kokuya sahiptir. Saçlı deride de (kafada) oluşan bu kistler şişlik dışında herhangi bir şikayete neden olmayıp, risk oluşturmayan genel olarak iyi huylu tümörlerdir. Kötü huylu olan tipleri oldukça seyrek görülmektedir. Günümüzde yağ kisti vakalarının %1’inden daha azı kötü huylu kistlere dönüşebilmektedir.
Kistlerin neden ve nasıl oluştuğuna dair bilimsel ve net bir bilgi günümüzde hala yoktur. Fakat kafadaki yağ kistlerinin oluşmasında saç diplerinde bulunan yağ bezlerinin tıkanmasının rol oynadığı düşünülmektedir.
Sağlıklı her insanın kafa derisinde köklerin korunması amacıyla yağ ve ter bezleri yer almaktadır. Yağ bezleri tarafından salgılanan yağ saçların beslenmesini sağlamaktadır. Bu yağ bezlerinden bir yada birkaçının tıkanması yağın salgılanamayarak cilt altında birikmesine yol açmaktadır. Küçük boyutlarda başlayıp rahatsız edecek düzeyde olmayan kist zaman içerisinde büyüdüğü için hasta rahatsız olarak çare aramaya başlamaktadır.
Yağ kistlerinden kaynaklı oluşan şişlikler yağ bezelerine göre daha sert ancak genel olarak yumuşak bir dokuya sahiptir. Şişlikler ilk oluştukları dönemde herhangi bir şikayete sebep olmazlar. Bazı kistler nadiren de olsa kendi kendine geçebilmektedir.
Yağ bezeleri gibi parmak ile baskı uygulandığında hareket ettiği hissedilebilir.
Dairesel bir yapıları vardır. Küçük yada büyük boyutta olabilirler, bu tamamen hastaya göre değişiklik gösterir. Bir hastada birden fazla ve farklı boyutlarda kistler görülebilir.
Bazı hastalarda apse oluşumundan kaynaklı olarak kızarıklık, enfeksiyon ve ağrı gibi çeşitli şikayetler meydana gelebilmektedir. Enfeksiyon oluşmasından dolayı ise bazen ateşlenmelerde ortaya çıkabilmektedir.
Genellikle erkeklerde kadınlara nazaran daha fazla görülmektedir. Yaş aralığının ise çoğunlukla 20-40 yaş arası olduğu söylenebilir. Fakat kistler yeni doğan dönemi dahil olmak üzere her yaşta ortaya çıkabilir.
Genetik bir bağlantısı yoktur. Fakat Gardner sendromu yada Gorlin sendromu gibi seyrek ortaya çıkan sendromlarla beraber kalıtsal olabilir. Yapılan bilimsel araştırmalara göre kronik güneş hasarlı cilt bölgeleri bulunan yaşlı hastalarda kistlerin çok daha sık bir şekilde görüldüğü tespit edilmiştir.
Kafa derisinde meydana gelen her şişlik için yağ kisti denilemez. Bu sebeple hastalar kendi kendine teşhis koymamalıdır. Bazı şişlikler farklı bir sağlık problemi ile de alakalı olabilmektedir.
Yağ kistlerinin doğru tanısı ve tedavisi için doktora muayene olunmalıdır. Kistlerin tanısında ultrason yada benzeri uygulamalara gerek duyulmaz. Yalnızca doktor kanser gibi bir durumdan endişe ederse ek testlere ihtiyaç duyulabilir.
Çıkarılan kistlerde ise herhangi bir şüphe duyulursa doktor parça alarak patolojiye gönderebilir.
Ağrı veya benzeri herhangi bir şikayete sebebiyet vermeyen kistlerin mikrop kapması (iltihaplanması) halinde hastalar ağrı ve apse ile karşı karşıya kalabilmektedir. Yağ kisti kapsülünün içine sızan mikroplar iltihaplanmaya yol açabilmektedir.
Böyle durumlarda doktorunuz tarafından reçete edilen antibiyotik kullanılabilir. İltihap tedavi edildikten sonra kistin alınması gerekmektedir.
Kist tedavisi küçük bir cerrahi işleme dayanır. Saçlı derideki kistlerin çıkarılması için dikkat edilmesi gereken faktörler vardır. Çünkü bölge itibariyle estetik kaygı yaşanmaması için saçlara müdahale etmeden kistin en küçük kesi aracılığıyla çıkarılması önem teşkil eder. Kesinin küçük olması ve saçlara herhangi bir müdahalede de bulunmamak tedavi sonrası hastada rahatsızlık verici bir durumun önüne geçmek için önemlidir. Saçlı derideki kistler çok küçük boyutlu bir kesi ile çıkarılabilir ve dışarıdan bakıldığında farkedilmez bile.
Tedavi sırasında öncelikle kistin çevresi bölgesel (lokal) olarak uyuşturulur. Uyuşturma işleminin ardından küçük bir kesi yapılır ve kistin çevresindeki zara bir kesi atılarak boşaltılır. Böylece içi boşalmış olan kist açılan küçük kesiden kolayca çıkarılır. Kist tamamen boşaltılıp, kapsül dışarı alındıktan sonra kesi yapılan bölgeye dikiş atılır veya yapıştırılır.
Tedaviden sonra hasta gündelik yaşantısına ara vermeden devam edebilir. Tedaviden 1 gün sonra duşunu alabilir. Pansumana gerek duyulmaz.
Genellikle tedavi edilen kistin tekrar oluşması beklenmez. Ancak saçlı deride yeni kistler elbette oluşabilir.
Yağ kistinin tedavisi için cerrahi müdahale gerekmektedir. Bunun için başvurulması gereken alan ise genel cerrahidir. Yağ kistinin ilaç veya bitkisel kürlerle tedavisi maalesef mümkün olmayıp, kist cerrahi yöntemlerle vücuttan çıkarılmalıdır.
Kistler zaman içerisinde büyüme eğiliminde olabilen oluşumlardır. Çok büyüdüğü taktirde kistler saç köklerine baskı uygulayarak dökülmeye sebep olabilmektedir.
Büyüyen kistler uyguladıkları basınç ile saç dökülmesine sebep olduğu gibi oluştuğu bölgede ağrıya da neden olabilmektedir.
Tedavi sonrasında iz olup olmayacağı tamamen uygulama esnasında ki kesiyle orantılıdır. Tedavi en küçük kesi ile yapılırsa saçlı deride belli belirsiz bir iz kalabilir. Saçların altında kalacağı için görünmeyecektir.
Kafadaki yağ kisti patladığı taktirde kapsülden dışarı çıkan yağ iltihaplanmaya neden olabilir. Günler içinde apsenin boşaltılması gerekebilir. Bu süreçte ağrı, kızarıklık ve şişlik ortaya çıkabilmektedir.
Referans:
Op. Dr. Atilla KAYA – Kafada Yağ Kisti Tedavisi Nasıl Yapılır – https://www.ideatip.net/kafada-yag-kisti-neden-olur-tedavisi-nasil-yapilir